Emine Erdoğan, Vatikan'da gerçekleştirilen Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi'nde, "Dünya 5'ten büyüktür" mesajını vererek, küresel iş birlikleri ve sürdürülebilir bir gelecek için acil önlemler alınması gerekliliğine dikkat çekti. Zirve, dünya genelinden devlet adamları, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle dolup taşarken, Türkiye'nin de bu kapsamda oynadığı rol büyük bir önem taşıyor. Erdoğan, konuşmasında özellikle iklim değişikliği, çevre koruma ve sosyal adalet konularına vurgu yaparak, dünya genelindeki adaletsizliklerin üstesinden gelmek için etkin çözümler üretilmesinin şart olduğunu dile getirdi.
Emine Erdoğan'ın “Dünya 5'ten büyüktür” sözü, sadece bir slogan olmanın ötesinde, insanlık için barış, adalet ve eşitlik arayışının bir simgesi haline geldi. Bu ifade, dünya üzerindeki mevcut sistemlerin insanları ve doğayı korumaktan ziyade, sadece beş ülkenin (BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri) çıkarlarını öncelikli hale getirdiğinin altını çizen bir mesaj taşıyor. Erdoğan, bu düşünce yapısının değiştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, tüm ülkelerin ve bireylerin seslerinin duyulması gerektiğine işaret etti. Sürdürülebilir bir dünya için herkesin aynı noktadan bakabilmesi ve ortak çözüm arayışlarında aktif rol alması gerektiğini belirtti.
Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, iklim değişikliği ile mücadelesini artırmayı hedefliyor. Emine Erdoğan, bu bağlamda Türkiye’nin çevre dostu projelerini ve uluslararası iş birliklerini anlatırken, ülkemizin iklim değişikliğiyle mücadeledeki kararlılığını da vurguladı. Sürdürülebilir tarım uygulamaları, yenilenebilir enerji projeleri ve sıfır atık uygulamaları gibi birçok alanda Türkiye’nin atılımlarını örnek gösterdi. Global anlamda değişmeye başlayan çevre politikalarının bir parçası olarak, Türkiye’nin daha yeşil bir dünya için atacak olduğu adımların, dünya genelinde örnek teşkil edeceğine olan inancını dile getirdi.
Bununla birlikte, Emine Erdoğan, katılımcılara çağrıda bulunarak, iklim değişikliği, sosyo-ekonomik adalet ve sürdürülebilir kalkınmanın birbirleriyle bağlantılı olduğunu hatırlattı. Bu bağlamda, özellikle kadınların güçlendirilmesi ve eğitim fırsatlarının artırılması gerektiği üzerinde durdu. Kadınların toplumsal hayatta daha fazla yer almasının, yalnızca bireyler için değil, toplumların gelişimi için de hayati bir öneme sahip olduğunu ifade etti.
Konuşmasında günümüzün en büyük zorluklarını ele alan Emine Erdoğan, sağlıklı bir çevre ve sürdürülebilir bir yaşam için ortak eylem çağrısında bulundu. “Dünya, sadece birkaç ülkenin egemenliği altında değil, tüm insanlığın ortak vatanıdır” diyerek, her bireyin bu vatanı koruma yükümlülüğüne sahip olduğunu vurguladı. Bu düşünceler, zirvede önemli bir etki yarattı ve küresel politikaların yeniden şekillenmesi için bir adım olabileceği yönünde bir umut doğurdu.
Son olarak, Emine Erdoğan’ın bu tür uluslararası platformlara katılması, Türkiye'nin uluslararası ilişkilerdeki görünürlüğünü artırırken, aynı zamanda küresel meselelerde Türk kadınlarının sesi olmasına vesile oluyor. Vatikan'daki bu toplantı, sadece bir uluslararası organizasyon olarak değil, aynı zamanda küresel bir dayanışmanın ve hareketin başlangıcı olma potansiyeli taşıyor. Zirve sonunda, katılımcı ülkelerin, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konusundaki taahhütlerini artırmak için daha fazla iş birliği yapma konusunda anlaşmaları bekleniyor. Böylece, "Dünya 5'ten büyüktür" mesajı, daha fazla ülkede yankı bulacak ve önemli değişimlere kapı aralayacaktır.